Tespitler Alemi #3

Etiketler: , , ,

Doğrudan tespitlerime geçeyim en iyisi:

  • Son zamanlarda çok güzel filmler izledim. Filmleri size tavsiye etmeden önce söylemem gereken bazı şeyler var. Etrafımdaki çoğu insanda "eski film" fobisi var. Fobiden çok ön yargı demek daha doğru olur. Adama film öneriyorum, ilk sorduğu soru şu: "Kaç yılının bu film?" Bu soruya 1990 öncesi bir cevap verirsem, "Off çok eski ya izlenir mi o şimdi?" tepkisi alıyorum. Bu ön yargılara sahipseniz tavsiyelerimi dinlemeden terk edin blogumu! Neyse, tavsiyelerimi sıralıyorum: Monty Python and The Holy Grail, Modern Times, Gold Rush ve Ben-Hur. Yıkın ön yargılarınızı ve izleyin. Pişman olmazsınız.
  • Ordu evinde böyle küçücük, çok sevimli bir barımız var ve kutsal ordumuzun değerli mensupları bu barda alkol ihtiyaçlarını gideriyorlar. Asteğmen arkadaşlarımızdan biri de her gece o alkolü ağzıyla değil de ismi lazım olmayan diğer bir organıyla içiyor ve odamıza gelip saçmalıyor, bağırıp çağırıyor, bizi koridora sigara içmeye davet ediyor. O arkadaşa gülümseyip, sırtını pışpışlayıp odasına gönderirken insanın bazen ne kadar sabırlı olabildiğini fark edip şaşırıyorum. Ağzınızla içseniz keşke şu meredi.
  • İnsan hayatında farklı farklı ortamlarda farklı farklı insanlarla tanışıyor değil mi? Okul hayatında, iş hayatında, askerlik hayatında hep farklı ortamlar. İşte o ortamlar içinde en çok özlediğim lise ortamı oldu be okur. O samimiyeti, o arkadaşlığı ve o dürüstlüğü başka hiçbir ortamda bulamadım. Ne üniversitede, ne iş ortamında, ne askerlik ortamında...
  • Bir önceki yazımda hayatta hemen her alanda geç kaldığımı anlatıp kendimi acındırmıştım hatırlarsanız. Şimdi de beceriksizliklerimden bahsetmek istiyorum. Fiziki olarak beceriksizliklerle bezenmiş biriyim ben. Yüzme bilmem, futbol oynamayı beceremem, basketbol oynamayı hiç beceremem, koştuğumda çok komik koşarım, elim kolum bir garip yerlere gider, araba kullanmayı bilmem, bisiklete veya motosiklete binerken tedirgin olurum, başkaları gibi şov yapamam, karda koşarak kaymaktan korkarım, denesem de kesin otururum kıçımın üstüne, merdiven trabzanlarından kaymayı beceremem, ondan da korkarım, elma soyamam, karpuz soyamam, domates doğramaya kalktığımda o domatesi salçaya çeviririm, bulaşık yıkamaya kalksam üç tane tabağı on dakikada falan yıkarım... Daha sayamayacağım, gözlerim doldu şu an. Bazı insanlar bu beceriksizliklerini anlatarak sevimli gözükmeye ve böylelikle prim yapmaya çalışırlar ya, işte o insanlardan da oldum olası tiksindim. Ben bunların hepsini, hiç olmazsa bir kısmını becerebilmek istiyorum arkadaş. İnsan domates doğrayamaz mı yahu?
  • Askerde çok komik şeyler oluyor gerçekten. Hani askerde mantık yoktur derler ya; subaylar genelde kızar tabi bu lafa ama öylesine doğru bir laf ki... Bir albay düşünün, ısrarla bir emir veriyor, siz aslında o emri dolaylı da olsa, başka bir şekilde yerine getirdiğinizi anlatsanız da sizi dinlemiyor, o emri yerine getirmenizi tekrar emrediyor, emri yerine getirecekken de "Ne gerek vardı zaten bu işi şu şekilde yapmıyor muydun?" diye soruyor. Burdan şunu anlıyoruz ki adamın ağzından çıkanı kulağı duymuyor. Adam dediğim kişi Türk Ordusunun koskoca albayı...
  • Hani bazı insanlarda şöyle bir mantalite olur ya: "Ben o kadar sıkıntı çektim, babam bana çocukluğumu yaşatmadı, o zaman benim çocuklarım da çeksin o sıkıntıyı." Bu saçma sapan mantık sadece cahillikten kaynaklanmaz. Üniversite bitirmiş, doktora yapmış bir asteğmen düşünün ki kendi çektiği sıkıntıların aynısını kendinden sonra gelen asteğmenlerin de çekmesi gerektiğini düşünsün. Bunu açıkça dile getirmese de sözlerinden, hal ve hareketlerinden anlıyorsunuz adamın fikirlerini. Şimdi anlıyor musunuz neden en çok lise ortamımı özlediğimi?
  • Ezel gibi Türk dizileri pıtırak gibi çoğalmalı. Daha tutarlı senaryolarla, daha oturaklı oyuncularla, daha da kusursuzlaşarak tabii ki...
  • Aynı şekilde Çocuklar Duymasın, +18, Aşk ve Ceza, Küçük Kadınlar gibi diziler de hızla azalmalı. Lütfen...
  • Bir asteğmen arkadaşa diyorum ki, "Ahmet Kaya bir şarkısında çok güzel 'piç' diyor, öyle güzel oturuyor ki adamın ağzına." Adam başlıyor Ahmet Kaya'ya sövmeye. Konuyla alakasını çözemiyorum. Adam Ahmet Kaya'ya sövmeye yer arıyormuş meğer. İşte böyle bir mantık var gençlerimizde. Kedi canını ben onların...
  • Galiba askerliğini asteğmen olarak yapan herkeste Kemalist olma şartı aranıyor. Beni gözden kaçırmışlar ama galiba. Ben bu kadar tek tip adamı bir arada görmedim. Numunelik bir tane farklı adam görsem Erzincan'ın en güzel restoranında yemek ısmarlayacağım kendisine.
  • Erzincan demişken, hayatımda gördüğüm en işlevsiz şehir Erzincan sanırım. Hiç ama hiç yaşanası bir yer değil. Temmuz ayından sonra kısmetse bir daha da uğramak istemiyorum buraya. Erzincanlı arkadaşlarım alınmasın ama memleketinizi hiç sevmedim. Erzurum'umun gözünü seveyim be...
  • Hoşça kalın.

Comments (3)

yorum yapıcam. öhm...

*star wars serisini izlerken ilk olarak 2000 yılından sonra çekilen üçlemeyi sonrada 70-80 li yıllarda çekilen diğer üçlemeyi izledim. konu süper olmasa inan bana o kadar berbat görüntülü bir filmi izlemem. eski işte imkan yok tabiki ama bu işkenceyi çekmeye değmez. genede acaba diyorum bahsettiğin filmler o kadar güzelmidir.

*iş ortamındada samimiyet yoktu hemi.

*kanka o saydığın beceriksizliklerin birçoğu bendede var. ama domateste soyulur be abicim o kadar değilim.

*evet şimdi sktir diycen belki ama askerde mantık var be kardeşim. o çok saçma görünen olayda bile bir mantık var.

*bitmesi gereken dizilere arka sıradakileride eklemek gerek. ve tabi ki ağalı, konaklı, şiveyi göze sokmalı dizilerde.

*ahmet kaya piçi.

*kardeşim erzincanı bilmemde elazığ, ardahan, kars. bunlar ne olm. erzurum güzel bende orada askerlik yaptım. neden bilmiyorum ama oltu, narman içinde hiçbişey olmasada bana şirin geliyor. belkide orada bizi çok iyi karşılamalarındandır.

*kanka konudan uzun yorum olacak. görüşürüz.

*hacım derdin görsel efektse izlemeni tavsiye etmem zaten. ama oyunculuk olarak, konu olarak, sürükleyicilik olarak hakikaten çok güzel filmler. zaten yazdığım filmlerden üç tanesi charlie chaplin filmi.

*kanka alınganlık etme lan, işyerinde senden başka arkadaşım yoktu ama lise öyle değildi. lisedeki arkadaşlarımın hemen hepsiyle hala görüşüyorum. genelden bahsettim yani, yoksa senin yerin ayrı kanka. bak işyerinden de bir tek seninle hala görüşüyorum. öperim gözlerinden.

*tekrar söylüyorum, askerde hakikaten mantık yok. bu olayın ayrıntısını sana bilahare anlatırım, sen de bana bu olaydaki mantığı anlatırsın.

*kanka erzurum en azından büyükşehir. imkanlar falan buradan on kat daha geniş. dediğin gibi erzurum'un insanı dışardan geleni daha sıcak karşılar ama buranın esnafında falan o anlayış yok maalesef.

*araşalım kanka kib öpt byess..

* bu arada bir de işyerinden panocu mehmetle hala görüşüyorum, yalan söyledim az önce. itiraf edeyim :)

Yorum Gönder